“Biz büyük acılar çekerek, büyük çilelerin içinden geldik. Fakirin umudu olarak geldik. Yoksulun her zaman yanında olduk... bundan sonra da aynı minval üzere yolumuza devam edeceğiz. Garibin, gurebanın, yolda kalmışların, ihtiyaç sahiplerinin, ezilmişlerin, dışlanmışların sesi, nefesi olmaya devam edeceğiz. 7 yıl boyunca.. yoksul hanelere deva olmaya, üşümüş elleri ısıtmaya, sönmüş ocakları yeniden yakmaya, düşenlerin elinden tutmaya gayret ettik, bu hissiyatımızı kaybetmeyeceğiz... Evinde sobası yanmadığı için titreyen elleriyle kalem tutmaya çalışan kız çocuğunun hakkı bizim omuzlarımızdadır. Bir kap sıcak çorbaya muhtaç yaşlı teyzenin, yaşlı amcanın hakkı bizim omuzlarımızdadır... Omuzlarımızdaki yük ne kadar ağır olursa olsun, dertlere çare üretmek için gece gündüz koşturacak, koşturacağız...”
Bütün kalbimle yukarıdaki yazılanlara katılıyor,altına imzamı atıyorum.bu laflar akepinin 3.olağan kongresinde sayın Tayyip Erdoğan tarafından hem genel başkan sıfatıyla hemde başbakan sıfatıyla edildi.kim itiraz edebilir bu laflara?hiç kimse.zaten Tayyip bey ve kurmaylarının bir zamanlar EZİLEN olduklarına da kimsenin bir itirazı yok.samimi bir şekilde tüm zamanlarını ve enerjilerini harcayarak çalıştıklarına da ben şahsen tüm kalbimle inanıyorum.samimiler çalışkanlar garip gurabanın yanındalar peki neden gerek oy vererek ve gerekse sağda solda kahve köşelerinde dost sohbetlerinde yapılan konuşmalarda desteklemiyor hatta muhalefet ediyorsun diye bir soru sorarsanız cevabım kısa ve nettir:önemli olan icraattır,salt laf değil.şimdilik bu kadar olası cevaplara göre bir şeyler demek hakkımız olsun.
Not:yazdığım yazılar yaptığım yorumları hep te açık uçlu ve her türlü yoruma açık bir şekilde yapıyor ve yarım bırakıyorum ki başka yorumlar görüş ve düşünceler de olsun.ancak ve maalesef tüm Türkiye hatta tüm İslam dünyasında olduğu gibi kasabamızda inanılmaz bir bilgi fakirliği çekiyor(yoksa bilmiyormuydunuz)kitaptan,okuyarak bilgi edinme yüzdeleri bu coğrafyada(İslam coğrafyasında)maalesef çok çok ama çok düşük.edinilen bilgiler eşten dosttan kulaktan dolma bilgiler.çoğu yalan yanlış.kaldı ki bilgiyi alan her bir Birey önce o bilginin doğru olup olmadığını başka kaynaklardan teyit edip doğrulatacak sonra o bilgiye inanacak o bilgiye göre bir yaşam tarzı geliştirecek ondan sonra o inandığı doğru bilgileri yazarak bir başkasına aktaracak ki BİLGİ TOPLUMU oluşsun.fakat heyhaaat.
Bütün kalbimle yukarıdaki yazılanlara katılıyor,altına imzamı atıyorum.bu laflar akepinin 3.olağan kongresinde sayın Tayyip Erdoğan tarafından hem genel başkan sıfatıyla hemde başbakan sıfatıyla edildi.kim itiraz edebilir bu laflara?hiç kimse.zaten Tayyip bey ve kurmaylarının bir zamanlar EZİLEN olduklarına da kimsenin bir itirazı yok.samimi bir şekilde tüm zamanlarını ve enerjilerini harcayarak çalıştıklarına da ben şahsen tüm kalbimle inanıyorum.samimiler çalışkanlar garip gurabanın yanındalar peki neden gerek oy vererek ve gerekse sağda solda kahve köşelerinde dost sohbetlerinde yapılan konuşmalarda desteklemiyor hatta muhalefet ediyorsun diye bir soru sorarsanız cevabım kısa ve nettir:önemli olan icraattır,salt laf değil.şimdilik bu kadar olası cevaplara göre bir şeyler demek hakkımız olsun.
Not:yazdığım yazılar yaptığım yorumları hep te açık uçlu ve her türlü yoruma açık bir şekilde yapıyor ve yarım bırakıyorum ki başka yorumlar görüş ve düşünceler de olsun.ancak ve maalesef tüm Türkiye hatta tüm İslam dünyasında olduğu gibi kasabamızda inanılmaz bir bilgi fakirliği çekiyor(yoksa bilmiyormuydunuz)kitaptan,okuyarak bilgi edinme yüzdeleri bu coğrafyada(İslam coğrafyasında)maalesef çok çok ama çok düşük.edinilen bilgiler eşten dosttan kulaktan dolma bilgiler.çoğu yalan yanlış.kaldı ki bilgiyi alan her bir Birey önce o bilginin doğru olup olmadığını başka kaynaklardan teyit edip doğrulatacak sonra o bilgiye inanacak o bilgiye göre bir yaşam tarzı geliştirecek ondan sonra o inandığı doğru bilgileri yazarak bir başkasına aktaracak ki BİLGİ TOPLUMU oluşsun.fakat heyhaaat.